hazar göl mü deniz mi

sophos
azerbaycanlılara göl olması, ruslara ve kazaklara göre deniz olması işlerine gelir; göl olursa oradaki kaynaklar azerilerin olur, deniz olursa rusya ve kazakistan da dahil hazar kıyısındaki 5 ülke kaynaklara sahip olur.

Hazar'in göl veya deniz olmasını bu yaklaşımlardan sonra genel şekilde inceleyelim. Deniz veya göl olarak hukuksal statüsünün belirlenmesinde sırasıyla şu üç yola başvurulabilir. Bunlar; Hazar'a ilişkin bugüne kadar yapılan anlaşmalar, en gelişmiş deniz hukuku kurallarını koyan 1982 B.M.D.H.S (Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmeleri) ve Hazar'a ilişkin olarak yapıla geliş kurallarının saptanması.
Deniz hukuku hakkında en son düzenlemeleri içeren 1982 B.M.D.H.S'ye müracaat etmek konu açısından yararlı olacaktır. 16 Kasım 1994'te yürürlüğe giren bu sözleşmeyi Hazar kıyısı hiçbir devlet onaylamamıştır. Sözleşmenin 122. maddesinde “Kapalı ve yarı kapalı deniz, iki veya daha fazla devlet tarafından etrafı çevrilmiş ve başka bir denize veya okyanusa dar bir çıkışla bağlanan veya tamamen veya esas itibariyle iki veya daha fazla sayıdaki kıyı devletin karasuları ve münhasır ekonomik bölgesinden oluşan bir körfez, havza veya deniz, yarı kapalı denize kıyısı olan devletlerin sözleşmeden doğan haklarını kullanırken ve görevlerini yerine getirirken birbirleriyle işbirliği yapmaları öngörülmektedir.
Tanıma göre Hazar'ın kapalı veya yarı kapalı deniz statüsünde kabul edilmesi, Hazar'ı Karadeniz ve Baltık Denizi'ne bağlayan yapay kanalların uluslararası su rejimine tabi olmaları sonuncunu doğuracaktır. Ancak gerek Sovyetler birliği döneminde ve gerekse bu günkü Rusya Federasyonu döneminde bu kanallar iç sular rejimine tabidir ve bulunduğu ülkenin bu kanallar üzerinde münhasır yetkileri var olagelmiştir. Zaten Rusya'nın Hazar'ın deniz olarak kabul ederse Don-Volga ve Volga-Baltık kanallarında uluslararası suyolu rejimini uygulamak zorunda kalacaktır. Bu durumda Hazar'a kıyısı olan diğer devletler bu kanallardan transit geçiş yapma hakkına sahip olabileceklerdir.