geçmişe duyulan özlem

kedi
önceden yaşanılan anları özlememek mümkün mü? seni sen yapan onlardır. yaşanılan her şey birer tecrübe, çirkin de güzel gelir o an sana. bazen o kadar mutlu olduğun bir anda gülerken aklına gelir; bu anı özleyeceğim diye düşünürsün, suratın düşer; güzel olan öldü dersin.
purposeless
geçmişte yaşadığım güzel günleri özlememek mümkün mü? geçmişte yaptığım hatalarla geleceğimi mahvettim. hep deriz ya şimdiki aklım olsa... diye. şimdiki aklım olsa o kızı üzmezdim, bırakmazdım, o ameliyatı zamanında olurdum.
eileen
Ne verir ıstırapdan öte?
Geçmiş acı ile de dolu olsa, mutluluk ile de dolu olsa dönüp bakıldığında vereceği tek şey ıstırapdır. Boşver kuzum ya... Böyle yaşadık biz de, böyle geçti.
4
kargalı karga paşa
Beni anlatan kelime grubudur. Doğum günü ile ilgili entryimde de kisaca bahsetmiştim.

Kelimenin tam anlamıyla şanslı nesil olan 90'lar çocuklarındam biri idim. Bakkal amcalarımızın raflarında kalan son horoz şekerlerini alan çocuklardan. Biz power rangers izleyip kendinden geçen nesildik. Sonraki uydurmasyon versiyonlari değil ha! Alpha 5 Zordonlu Gold Rangerlı Mighty Morphin'den bahsediyorum. Daha nice çizgi filmler animasyonlarımız vardı mesela. Tek derdimiz futbolcu kartlarımız, turbo sakızlarımız, algidanin enteresam logolu olduğu dönemlerdeki çirkin aslan max suratlı dondurmalar ve bedava çıkacak mı idi o dönemlerde. Sadece bu kadar mı dediğinizi duyar gibiyim. Daha tasolar falan yoktu akıllım!

Biraz daha bahsedeyim. Bizim evimizde soba yanardı kışın. Evimiz apartman dairesiydi. Banyo kazanıyla yıkanan belki son nesil idik. (Hala memleketimin ücralarında öğrenci evlerinde kömürlü kazan var mı bilmem. Ama varsa da o demirdöküm gibi olamaz üstad!) belediye otobüslerinin turuncu lacivert renklerde olduğu zamanlar üstad o zamanlar. Çöp kamyonlarının sesli müzikli geçtiği zamanlar. Misketlerin son zamanları. Saklambaçların, onbir ellilerin, ebe tura bir-ki(!) üçlerin, yerden yükseklerin, don - ateş, hırsız-polis, mendil kapmaca, dokuztaş, kör ebe yağ satarım bal satarımların son zamanları üstad. Annelerimizin eve giriş saatlerimizi sırasıyla "güneş kırmızı olunca, hava kararınca, ezan okununca" gibi belirlediği saatler. Kol saatini dedeler amcaların itemi olarak düşündüğümüz saatler.

Ev telefonlarının, telefon kulubelerinin jetonlarının olduğu dönemler. Sokakta dönen salıncakların araç trafiği gibi gezdiği dönemler. Türk pop müziğinin en parlak dönemleri. Uzay hepari, ajlan büyükburç, kerim tekin, gökhan semiz ve barış mançoların bize el sallayıp aramızdan ayrıldığı dönemler. Kemal Sunal'ın ve önceki diğer sanatçılarımızın bile son dönemi be! Onları kanlı canlı gören son nesiliz biz var mı bundan öte onur gurur!

Şimdilik kısa tutacağım üstad ama sen söyle be üstad; bu geçmiş özlenmez mi üstad sen söyle?! Ben daha çook yazardım ama sadece bu kadarı bile geçmişi özlemeye yetmez mi be üstad!?

3