başlı başına iki yüzlü bir sistem olmasıdır. içinde zorlama yoktur denen dinin zorunlu dersi vardır. bu zorunlu sunni islam dersi ahimden dönmesin diye ismi "din kültürü ve ahlak bilgisi" konmuştur. oysa herkes biliyor ki bu derste ne din kültürü ne de ahlak bilgisi öğretilir. sunni islam anlayışı gencecik dimağlara dayatılır.
çocuklara ilk önce özgürlüğün ne kadar güzel bir şey olduğu anlatılması gerekirken, sonda söylenmesi gereken özgürlüğün sınırları anlatılır.
vatandaşlık bilgisi diye bir ders vardır ama derste öğrendiğiniz gibi vatandaşlık haklarınızı ararsanız başınıza pek de iyi şeyler gelmez.
muasır medeniyetlerde, yaşamda kadını her türlü ötekileştirmenin "nefret suçu" olduğu öğretilir. biz de ise kadının en önemli görevinin temizlik işleri ve çocuk doğurmak olduğu anlatılır.
eğitim sisteminin eksikleri
Daha Erken Yaşta Başlayıp, Teorik Öğretimin Yanı Sıra En Az Teorik Eğitim Kadar Pratik Eğitim de Verilmeli. Daha Çok Bütçe Ayrılmalı.
40 öğrenciyi bir sınıfa koyup bireysel farklılıklar göz ardı edilerek eğitim verilmesi. öğretilmesi gereken temel şeyler var elbet ama bu 12 yıl sürecek bir eğitim değil. herkesin ilgi alanı ve yeteneği farklı.
türkiye için konuşursak konuşacak bir eğitimin olmaması.
o kadar çok delik var ki sistemde, hangisine değineceğimizi şaşırıyoruz. ancak en temel nedeni ekonomi diyebiliriz. bir virüs çıktı ortaya. 5 aydır virüsle uğraşıyoruz, haftasonlarını toplasan 1 ay karantinaya girilmemiştir. avm, plaj, kafe, cami, miting vb. açılışı için erken davranıldı, iyice kontrolü kaybettik. şimdi de okullar açılmıyor çünkü önlem almak lazım. böyle giderse birkaç nesil online üni mezunu olacak sanırım
(bkz:#147019) bir yerde sistem adı geçti mi illa böyle bir çıkıntılık yapacak biri olacak işte, tirkiyide sistim mi viiir!
bak şimdi, eğitim sisteminin içindeyim ben. taa en başındayım, temeldeyim, ilkokul seviyesindeyim. insanların görmek istediği şeylerin farkında olan bir eğitmenim. daha doğrusu, öğrenccilerimde ne görmek istiyorsam onu yapıyorum. bu sebeple, en basitinden, ben öğrencilerim için mesele şöyle iki şey yaptım;
1- her ay iki tane ünlü ressamın yağlıboya tablosunu sınıfa getirdim, kocaman, birini kapıya astım, çıkarken görsünler diye, diğerini de sınıfın en arkasına, sırallarına giderken gözlerine çarpsın diye.
şimdi bunun sistemde yeri var mı? yok. sistem dışı bir iş bu.
2- ben çocuklara olabildiğince bilim tarihi anlattım. öyle ağır düzeyde değil, seviyelerine uygun bir şekilde. x'e ihtiyaç duyulduğu için x yapıldı, sonra geliştiirildi, y oldu gibi.
bu sistemde var mı? yok.
demek ki neymiş, sistem denilen şeyle ilgisi yokmuş bu işin. bu iş öğretmenle ilgili imiş. otaokula geçersen bu iş öğretmen+öğrenci olur. liseye geçersen öğrettmen%30+öğrenci%70 olur. üniversitede öğrenci%100 olur.
eğitimin içinde olmayıp da ona buna saldıran sen ve senin gibiler ancak sistem eleştitir, ne sistemin ne de kendinizin gelişimi için çaba gösterirsiniz.
bak ben hala okuyorum, kendimi geliştirmeye çalışıyorum. yeni bir üniversite okumak için sınava girdim, felsefe öğretmenliği kazandım mesela bu sene. öncesinde yine bir üniversite kazandım, astronomş ve uzay bilimleri, biraz devam ettim, bırakmak zorunda kaldım. sistem dediğin şey ne bilmiyorum ama, onu bunu bırak da kendini geliştirmek için çaba göster.
bu iş senle ilgili, kaldır kafanı. bok atma oraya buraya.
ne dolmuşum lan amk.
bak şimdi, eğitim sisteminin içindeyim ben. taa en başındayım, temeldeyim, ilkokul seviyesindeyim. insanların görmek istediği şeylerin farkında olan bir eğitmenim. daha doğrusu, öğrenccilerimde ne görmek istiyorsam onu yapıyorum. bu sebeple, en basitinden, ben öğrencilerim için mesele şöyle iki şey yaptım;
1- her ay iki tane ünlü ressamın yağlıboya tablosunu sınıfa getirdim, kocaman, birini kapıya astım, çıkarken görsünler diye, diğerini de sınıfın en arkasına, sırallarına giderken gözlerine çarpsın diye.
şimdi bunun sistemde yeri var mı? yok. sistem dışı bir iş bu.
2- ben çocuklara olabildiğince bilim tarihi anlattım. öyle ağır düzeyde değil, seviyelerine uygun bir şekilde. x'e ihtiyaç duyulduğu için x yapıldı, sonra geliştiirildi, y oldu gibi.
bu sistemde var mı? yok.
demek ki neymiş, sistem denilen şeyle ilgisi yokmuş bu işin. bu iş öğretmenle ilgili imiş. otaokula geçersen bu iş öğretmen+öğrenci olur. liseye geçersen öğrettmen%30+öğrenci%70 olur. üniversitede öğrenci%100 olur.
eğitimin içinde olmayıp da ona buna saldıran sen ve senin gibiler ancak sistem eleştitir, ne sistemin ne de kendinizin gelişimi için çaba gösterirsiniz.
bak ben hala okuyorum, kendimi geliştirmeye çalışıyorum. yeni bir üniversite okumak için sınava girdim, felsefe öğretmenliği kazandım mesela bu sene. öncesinde yine bir üniversite kazandım, astronomş ve uzay bilimleri, biraz devam ettim, bırakmak zorunda kaldım. sistem dediğin şey ne bilmiyorum ama, onu bunu bırak da kendini geliştirmek için çaba göster.
bu iş senle ilgili, kaldır kafanı. bok atma oraya buraya.
ne dolmuşum lan amk.
- gereksiz bilgiler, öğrenmek için değil de sınav için çalışan öğrenciler en büyük eksik:
özellikle matematik dersinin çok detaylı olması saçma, lisede az sövmemiştim bu matematiğe. mühendis olmayacak gençlere ileri matematik; trigonometri, logaritma öğretmek, detaylı fizik öğretmek saçmalık. eczacı olmayacak gençlere detaylı kimya öğretmek saçmalık. siyasetçi, psikolog, avukat vs. olmak istemeyen gençlere de ağır tarih dersleri değil, tarihimizin yalnızca en önemli noktaları öğretilmeli.
özellikle lisede öğrencilerin beyinlerine aşırı gereksiz bilgi pompalanıyor. ve öğrenilen önemli şeyler de sınavdan önceki gün ezberleniyor daha sonra unutuluyor.
önemli olan sınavlarda başarılı olmak değil de öğrenmektir, bu da ancak sistemin değişmesiyle mümkün olabilir.
- diğer eksik de öğretim şekli, ezberci eğitim saçmalığı:
sınavlarda ezberlenen bilgilerin yazılmasıyla öğrencilerin öğrenip geçtiğini sanmak. öğrenciler sınavdan bir gün önceden konuları ezberliyor veya sınavda kopya çekiyor. ezberlediği gereksiz bilgileri birkaç aya unutuyorlar.
özellikle matematik dersinin çok detaylı olması saçma, lisede az sövmemiştim bu matematiğe. mühendis olmayacak gençlere ileri matematik; trigonometri, logaritma öğretmek, detaylı fizik öğretmek saçmalık. eczacı olmayacak gençlere detaylı kimya öğretmek saçmalık. siyasetçi, psikolog, avukat vs. olmak istemeyen gençlere de ağır tarih dersleri değil, tarihimizin yalnızca en önemli noktaları öğretilmeli.
özellikle lisede öğrencilerin beyinlerine aşırı gereksiz bilgi pompalanıyor. ve öğrenilen önemli şeyler de sınavdan önceki gün ezberleniyor daha sonra unutuluyor.
önemli olan sınavlarda başarılı olmak değil de öğrenmektir, bu da ancak sistemin değişmesiyle mümkün olabilir.
- diğer eksik de öğretim şekli, ezberci eğitim saçmalığı:
sınavlarda ezberlenen bilgilerin yazılmasıyla öğrencilerin öğrenip geçtiğini sanmak. öğrenciler sınavdan bir gün önceden konuları ezberliyor veya sınavda kopya çekiyor. ezberlediği gereksiz bilgileri birkaç aya unutuyorlar.