bobo-doll deneyi

iron
Bandura; bireylerin, sosyal modelin izlenilen davranışlarını tekrarlayarakveya pekiştireç olmaksızın sadece gözleyerek davranış edindiklerini ileri sürmektedir.
•1961 yılında "gözlemleyerek öğrenme" kavramını bir deneyle ispatlayan kuramın öncüsü Albert Bandura'nın yaptığıBobo Doll Deneyi, sonuçlarının televizyon programları üzerinde günümüz medya ortamlarının çocuklar üzerindeki etkisine gönderme yapması açısından önem kazanmıştır.
•Başlangıçta yarı karanlık bir odaya alınan çocuklara kısa bir film izletilir.
•Filmde bir yetişkinin, Bandura'nın bobo-dolladını verdiği ve boksörlerin antrenman aracı olarak kullandığı kum torbasını şiddet içeren davranışlarda yumrukladığı, tekmelediği konu edilmiştir.
•Film bittiğinde çocuklar oyun odasında tek tek yalnız bırakılmış, bobo-doll ile neler yaptıkları tek yönlü aynadan izlenmiştir.
•Çocuklar yetişkinden izlediği davranışları sergiledikleri gibi daha önce öğrendikleri başka tür saldırgan davranışları da sergilemişlerdir.
•Filmin üç değişik sonu vardı ve değişik gruplara değişik birer son izletildi.
•Bir grup çocuk, filmin sonunda bir başkasının gelip saldırgan adamı içecek, şeker ve övgüyle ödüllendirdiğini izledi.
•Başka bir grup, filmin sonunda adamın rulo yapılmış bir gazeteyle hafifçe dövülerek bir daha saldırganca davranmaması konusunda uyarıldığını izledi.
•Üçüncü grup ise saldırgan davranışların sonuçlarıyla ilgili bir bilgi almadı.

sonra çocuklara 10 dakika serbest oynama süresi verildi.Daha sonra çocuklara yerine getirdikleri her saldırgan davranış için meyve suyu ve küçük oyuncaklar verildi. Bunun nedeni, çocukların isterlerse davranışı yapıp yapamayacaklarını görmekti. Bu deneyin sonucuna göre, çocukların tek başına bırakıldıklarında davranışı yerine getirip getirmeyecekleri, bekledikleri sonuca bağlıydı Bu deneyden yola çıkılarak şiddet ve medya kullanımı arasındakibağı inceleyen pek çokaraştırma gerçekleştirilmiştir.
•Örneğin televizyonda şiddet içerikli çizgi filmler izledikten sonra, çocukların daha farklı davrandıkları belirlenmiştir.
•100 okulöncesi çocukla yapılan bir araştırmada, çocuklar TV izlemeden önce ve sonra gözlemlenmiştir. Bir grup, şiddet içerikli çizgi filmleri izlemiş, diğer grup ise içeriğinde hiç saldırganlık olmayan çizgi filmleri izlemiştir. Şiddet içerikli filmleri izleyen çocukların, diğerlerine göre yaşıtlarıyla daha fazla kavga ettiği, büyüklere daha fazla karşı geldiği ve daha sabırsız davrandıkları belirlenmiştir. İlk grup, bebeği yumruklamış. tekmelemiş, hırpalamış ve saldırgan yetişkinin söylediklerine benzer saldırgan yorumlarda bulunmuştur. Bu durumu "eğer televizyon seyircisi bir modeli çekici bulursa, ya da aynı model gibi olmak isterse, modeli tümüyle kendi kimliğine monte ediyor" diye açıklamıştır. Çocukların belli karakterlere benzemeye daha istekli olduklarını, ister kurgu, ister gerçek olsun, çocukların bir modeli zihinlerinde saklayıp ileri yaşlarda bile tekrarlayabildiklerini ortaya koyuyor.

Benzer araştırmalar farklı cinsiyet ve yaş değişkenli gruplarla da tekrar edilmiş video oyunlarından ve televizyondan etki eden şiddetin, pasif veya aktif saldırgan davranışa dönüşümü ve gelişimsel özellikler arasında bağlar araştırılmıştır.
bu başlıktaki tüm girileri gör