anımsadıkça iç burkan garibanlık anıları

harflervekibrit
yıl 2011 öğrenciyim, gelibolu'da tur rehberiyim. O gün tura çıkıcam gelibolu'ya geçmek için vapura son paramı verdim.(2 lira) Denk gelen tur almancı çıktı, ne kadar güzel, vatan dedik, şehit dedik, her anlatılan hikayede daha çok ağlayan teyzeler... Conkbayırı'ndan eceabat'a döndük, herkes çok memnun. Mübarek bir iş yaptığımı düşündüğümden(hem de kaçak rehber olduğumdan) ücret filan konuşmamışım. buyur bu ücretindir, dedi teyze bana -sadece- bir kutu alman çikolatası uzattı. İndi millet arabadan. Bende bir burukluk, nasıl geçicem geri karşıya diye. Eh hadi ağzımız tatlansın şoföre de ikram edeyim diye açtım kutuyu, bir zarf; açtım zarfı, içinde 100 yüro hazine hazine göz kırpıyor. O zamanın gününde şimdiki kadar olmasa da çok para. Eceabat bir köy, bir döviz bürosunun olmayışı sevincimin üstüne yapışan keder olduydu adeta. Zengindim ama evime gidecek param yoktu. Şoförden istediydim. Duygudan duyguya zıpladığım böyle de sefil bir anı.
bu başlıktaki tüm girileri gör